Polis önüne gelene ateş etti; annesini ve iki akrabasını öldürdü
Şırnak'ta görevli polis Alpaslan Soylu, üstlerinden baskı gördüğünü yazarak intihar etti. Aynı timde görevli Murat Sucu da baskı gördüklerine dair ifade verdikten bir ay sonra intihar etti. Savcılığın takipsizlik kararını, mahkemede onayladı. Mobbing nedeniyle intihar iddiası araştırılmadı.
Şırnak Özel Hareket Şubesi’nde görevli polis memuru Alpaslan Soylu, şubesinde baskı gördüğünü belirten bir not bırakarak 9 Haziran 2022’de intihar etti.
9 Haziran’da intihar eden Alpaslan Soylu’nun ölümün ardından polis memurlarından biri verdiği ifadesinde, “Koruması aracılığıyla beni odasına çağırttırdı. İlk andan itibaren büyüklendi ve bana aşağılayıcı ifadeler kullandı. Nedenini bilmediğim şekilde ‘Ayağını denk alacaksın’ dedi. O günden sonra yıldızımı hiç barışmadı. Sonrasında başka bir üstüm tarafından hakkımda yürütülen soruşturmadan sonra özel harekattan çıkışım yapıldı. Tüm suçlamaları reddediyorum” diyerek yaşadıklarını anlatıyor.
Bir başka polis memuru ise Alpaslan Aslan’ın yaşadığı baskıya şahit olduğunu belirterek “Üstümüz, benim duyacağım şekilde Alpaslan’a ‘Senin bıyıklarını yolarım’ dedi” diyordu.
Şubede, amir baskısı olduğuna dair en az altı polis memuru ifade vermişti.
Aynı şubede görevli arkadaşı Murat Sucu da şubede mobbing olduğuna söylüyordu. Arkadaşının intiharının ardında kendi isteğiyle Antalya’ya görevlendirilen Sucu da 30 Temmuz’da beylik tabancasıyla intihar etti. İntiharı sonrası ortaya çıkan ses kaydında Murat Sucu, amirlerinin kendisine hakaret ettiğini söylüyordu.
Olay hakkında kurum içi soruşturma hala sürerken Sucu ailesi herhangi bir şekilde bilgilendirilmediklerini söylüyor. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturmasında ise Şubat 2023’te olayın ‘intihar’ olduğunu belirterek takipsizlik kararı verdi.
Ailenin avukatı, savcılığın yetersiz soruşturma yaptığını belirterek karara itiraz etti.
İtiraz dilekçesine göre soruşturma sürecinde eksik bırakılan yerler şöyle:
-Murat Sucu’nun olay öncesi HTS kayıtları incelenmedi. Kiminle konuştuğu tespit edilmedi.
-Murat Sucu’nun telefonu, intihardan önce sıfırlanmıştı, kolluk kuvvetleri kapsamlı bir cihaz incelemesi yapmadı.
-Tanık polislerin ve Murat Sucu’nun baskı gördüklerini söyledikleri kişinin ifadesine başvurulmadı.
-İdari soruşturmadaki deliller ve ifadeler incelenmedi.
Avukatın itirazını, Temmuz 2023’te Manavgat 1. Sulh Ceza Hakimliği, reddetti. Kararda, “Kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir husus görülmedi” denildi.
Mahkeme, kararın ‘kesin’ olduğunu da belirtti. Bu nedenle aile sadece Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunabiliyor.
10Haber’e konuşan Murat Sucu’nun abisi Haydar Sucu, soruşturma süreci çok ağır ilerlediğini belirterek “Bir şeyler çıkmayacağını, üzerinin kapatılacağını düşünüyordum” diyor.
Kardeşinin intihar etmeden önce kimlerle görüştüğünün incelenmesi gerektiğini söyleyen Sucu, “Bizim evde olmadığımız üç saatlik süreçte kimseyle görüştü belirlenemedi. Cenazeye gelen bir arkadaşı, intihar etmeden yarım saat 45 dakika önce görüştüğünü, hiçbir şey sezmediği söylüyor ama savcı bu konuyu araştırmıyor” diyerek soruşturmanın kapatılmasına tepki gösterdi. “Bizim enerjimiz de inancımız da kalmadı” diyen Sucu, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın, hukukun üstünlüğüne baz alacaklarına dair yaptığı açıklamayı hatırlatırken, Yerlikaya’nın açıklamalarından sonra ümitlendiğini, en azından idari soruşturmanın hakkıyla yapılabileceğini düşündüğü aktarıyor. Fakat ne aile ne de avukatlar, idari soruşturma hakkında bilgilendirilmiyor.
Polis memuru Murat Sucu’nun intiharının araştırılmamasına dair 10Haber’e değerlendirmelerde bulunan Emniyet-Sen Başkanı Faruk Sezer, “Türkiye’de son 20 yılda yaşanan tüm polis intiharları araştırılmalıdır. Bu olayda, açık bir amir baskısı olduğunu biliyorduk. Araştırılmayacağını da biiliyorduk. Çünkü araştırılırsa bu zamana kadar söylediğimiz birçok şey doğru çıkacaktı. O yüzden araştırılmamasına şaşırmadık” dedi.