Evren hocamız (Buğra Gülsoy) elinin titremesi sonucu mesleğinden olma riskiyle karşı karşıyaydı ve bu uğurda ilaçlarının dozunu kaçırıyordu. Yeni bölümde Bahar (Demet Evgar), Evren’in kolunu ya tamamen iyileştirecek ya da işlevini kaybetmesine neden olabilecek bir ameliyatın varlığını, bunu da Jennifer Harmancı (Demet Gül) adında, yarı Türk bir profesörün uyguladığını öğrendi. Bahar türlü sevimliliklerle Jennifer hocamızı Evren’i ameliyat etmesi için ikna etti. Bu aralar inadı inat, huysuzluğu iki kanat olan Evren’in ameliyat olmayı reddedeceğini sanıyorduk, ama % 25’lik komplikasyon riskine rağmen kabul etti.
İtiraf zamanı!
Ameliyatı başarılı geçen Evren masumca iyileşmeyi beklediği yatağında, hasta önlüklü halini fırsata çevirdi ve geçen hafta bir bizim bir de Allah’ın bildiği sırrı sevdiceği Bahar’a anlattı. Hastasının hayatını, kendi hayatını ve hastanenin itibarını tehlikeye attığı ameliyatta yüksek dozda ilaç etkisinde olduğunu, kan testi için kardeşininkini kullandığını itiraf etti. Evren’in günahını aldığı için ayrıldıklarını düşünüp kendini paralayan Bahar’ın şokunu düşünün! Onun da dediği gibi, evren (‘Evren’) her zaman ters köşe yapmanın bir yolunu bulur… Bakalım Bahar’ın kırmızı çizgisi olan güven duygusu nasıl yeniden inşa edilecek?
Kankalar nazarımıza geldi
Bahar’ın kankası Çağlamız (Elit Andaç Çam) bu bölümde odak noktasıydı dostlar! Şimdiye dek Bahar’ın dert çöpü işlevi gören Çağla’nın hayatını hep teğet geçiyorduk. Bu bölümde yine Bahar’ı kendi dertlerine boğulmuş bulduk. Ancak bu kez Çağla’nın da derdi vardı ve Bahar ne yazık ki onun telefonlarını açamadı, yardım çağrılarını duyamadı, moral bozukluğunu göremedi. Zamanında Bahar ve Evren’in çöpçatanlığına mesleğinden çok mesai harcamış olan Çağla, aradığı desteği Evren’de de bulamadı. Neticede Bahar-Çağla dostluğuna hepimizin gözü değdi ve ortaya, Çağla’nın fazlaca haklı olduğu bir sitem çıktı.
Dizi yansıması
🔴 Hemen belirtelim ki bölüm senarist değişikliğine rağmen sırıtmadı, hatta bol övgüyle karşılandı. Bilmesek, aynı senaristler ‘Bahar’ın ilk sezonunda bizi büyüleyen o ilk bölümlerin tadını geri getirmiş zannederdik. Misal, karakterlere dair içgörüler elde ettiğimiz tematik açılış sahnelerimiz döndü! Dizinin bir zamanlar imzası olan absürt sahneler, derin sahneler, hatta yarı eğlenceli yarı seksi sahneler bile geri geldi. İzleyici adına eski ekibe emekleri için teşekkür ederken yeni ekibi de tebrik ederiz.
🔴 Değişiklikten sonra bölümün tek kusuru, müstakbel dünürler Efsun ve Timur’un (Nihal Yalçın, Mehmet Yılmaz Ak) karşılaşmalarının artık Yeşilçam klişesi seviyesine gelmesiydi. O da nazarlık diyelim! Buradan da anladık ki yeni ekibin kafasında da dünürlere tam gaz ilişki yaşatmak var.
🔴 Süreyya hadisesi hariç her tarafı mükemmellikten oluşan Evren’in de gri karakterler kulübüne üye olduğunu geçen hafta duyurmuştuk. Bu bölümde buna açık açık değinildi. Evren, üvey kardeşi Cem’e (Doğan Can Sarıkaya) kanlarını değiştirdiğini itiraf ettikten sonra Cem “Sen de evliya değilmişsin” diyerek bunun altını çizdi – ki Evren hocamız da kendini sahtekâr ilan ederek griliğini tescilledi.
🔴 Evren’in Cem’le karşılaştığı ilk zamanlardaki anlayışsızlığına, ilaç kullanımıyla birçok kişinin hayatını etkilemesine kızmıştık, oysa bunlar karaktere boyut katmıştı. Hikâyenin merkezi Bahar olduğu için diğer karakterlerin daha yavan işlenmesi normal, ancak birçok karakterin ana karakter kadar sağlam işlendiği dizilerin tadı bir başka oluyor. (‘Kızıl Goncalar’ ve ‘Kızılcık Şerbeti’ gücünü buradan alıyor.) Kaldı ki Evren de dizinin önemli bir karakteri; üstelik ana karakter Bahar bile boyut kazandı ve ilk zamanlardaki dünya tatlısı imajından sıyrılıp onunla özdeşleşen rengarenk enerjiye grilik çalındı.
🔴 Yine de Çağla’nın “Galiba sen sana değer verenleri göremiyorsun arkadaşım” sözü biraz haksızlık. Bahar yıllarca başkaları için yaşamış bir kadındı ve kendini önemsemeye başlaması daha çok yeni. Öte yandan Çağla’nın bir analizi çok yerinde ve izleyicinin kendini sorgulaması için de birebir: “Senin kendine vermediğin değeri Evren ve ben sana verince, galiba o değeri hak etmediğini düşünüyorsun. O yüzden bize patlıyorsun.”
🔴 Geçen hafta Bahar’ın azim öyküsü hastanenin PR çalışmasına âlet edildiği için ve canlı yayında kendisini anlatacakken konu yine hayatındaki erkeklere geldiği için eleştirmiştik. Bu bölümde Bahar’ın hikâyesinin gölgelenemediğini, kendi başına bir ilham öyküsü olabildiğini gördük.
🔴 Ayrıca asistan olan Bahar’ın, profesör olan Evren’in ameliyatlarını idare ederken devreye giren cerrahi yetenekleri de nihayet takdir gördü. Reha hocamız (Hasan Şahintürk) ona genel cerrahiye geçmek isteyip istemediğini sordu. Bahar’ın kariyeri nasıl şekillenir, hastanenin en iyi iki cerrahına rakip mi çıkar, hatta başhekim mi olur göreceğiz…
🔴 Bahar’ın eski kaynanası itici Nevra’nın (Hatice Aslan) epeydir eğlenceli ve seyir zevki yüksek yanını izliyorduk. Bu bölümde kendisine sempati bile duymaya başladık, zira zamanında herkesi itmesinin ceremesini çekerken pek hüzünlüydü. Eski dünürü ve yeni kankitosu Gülçiçek’le (Füsun Demirel) dertleşirken en az şen şakrak veya kanlı bıçaklı oldukları zamanlar kadar keyifli sahnelere imza attılar.
Gözden kaçmayan detaylar
🔴 Bölümün konusu dostluk etrafında şekillenirken ana teması yalnızlık oldu:
🔺 Çağla, tek arkadaşı Bahar’dan destek göremeyince yıkıldı ve yalnızlığa boğuldu zaten, bu cepte. Çağla’nın yardımına düşman cepheden Rengin’in (Ecem Özkaya) koşması ise sembolikti, zira onun Çağla’ya zaman ayırması da aslında yalnızlığından. İki yalnız kadını birbirine yoldaşlık ederken mi izleyeceğiz acaba?
🔺Nevra doğum gününün unutulması vesilesiyle kimse tarafından pek de umursanmadığını anlayınca ne maddi ne manevi birikimi olduğunu fark etti. En büyük yalnızlık ve yoksulluk belki de bu. Nevra bu anlamda boşa geçen bir hayatın sembolü olarak okunabilir.
🔺Efsun’un yalnızlığı da Rengin ve Nevra gibi, çevresindekileri iten kişiliği yüzünden, ama bu bölüm onu yalnızlığıyla barışık kişileri simgelerken gördük. Derinlerinde neler çıkacak, göreceğiz.
🔺 Son olarak herkes çevresinde pervane olsa da aslında Bahar’ın da yalnız olduğu, kocaman evde, karanlıkta ve soğukta oturmasıyla sembolize edildi. Bahar ve Çağla gibi ılımlı, Rengin, Nevra ve Efsun gibi itici kişilikte de olsak yalnızlık arada kapımızı çalabiliyor.
🔴 Bölümün toplumsal mesajını tek başına Bahar sırtlandı. Elektrik faturası, gündüzleri işe/okula karanlık havada gitmek, taksi sorunu derken genelde yurdumun, özelde İstanbul’un sorunlarına değindi.
Künye
Yayın mecrası: Show TV
Yapım: MF Yapım
Yapımcı: Asena Bülbüloğlu
Yönetmen: Neslihan Yeşilyurt
Senaryo: Deniz Akçay, Armağan Gülşahin, Gökhan Atasoy, Yasemin Erturan
Müzik: Aytekin Ataş
Oyuncular: Demet Evgar, Buğra Gülsoy, Mehmet Yılmaz Ak, Ecem Özkaya, Elit Andaç Çam, Nizam Namidar, Demirhan Demircioğlu, Nil Sude Albayrak, Alisa Sezen Sever, Hasan Şahintürk, Sena Mia Kalıp, Ege Erkal, Devrim Kabacaoğlu, Şira Sahilli, Doğan Can Sarıkaya, Mert Öner, Sevinç Erol, Nihal Yalçın, Füsun Demirel, Hatice Aslan. (Konuk) Demet Gül.
Bahar: İşler de aşklar da karışık!
Oyunlar ve Bulmacalar