Depremle mücadelede Urartular gibi ol: Milattan önce 750’de depreme karşı yapı güçlendirmesi yapmışlar
Van'da Urartulara başkentlik yapan Tuşba antik kentinde 1995'ten bu yana süren kazılarda gelişme: Bir ton ağırlığında bazalt heykel bulundu. Eksik parçaları yüzünden ne olduğu bilinmiyor ama, Van Müzesi'ne taşındı, restorasyonla çözülecek.
Van’daki Ayanis Kalesi’ne üç kilometre mesafedeki Garibin Tepe’de önceki yıl önemli bir kurtarma kazısı başlamıştı. Bir yıldır süren arkeolojik kazılarda önemli bir buluntu gün yüzüne çıkarıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izniyle Van Müzesi başkanlığında ve Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı’nın bilimsel danışmanlığında yürütülen kazıda dev bir bazalt heykel bulundu.
Daha önce anıtsal yapı grubunun gün yüzüne çıkarıldığı alanda kazı yapan akademisyenler iki metre uzunluğunda ve bir metre genişliğinde bazalt taştan yapılan bir heykelle karşılaştı. Boyun bölgesi kırık olan ve anıtsal olduğu değerlendirilen yaklaşık bir ton ağırlığındaki heykel restore edilmek üzere Van Müzesi’ne taşındı. Ankara’dan gelecek ekibin yapacağı detaylı incelemenin ardından bazalt heykelin sırrının çözülmesi bekleniyor.
Prof. Dr. Mehmet Işıklı yaptığı açıklamada alanda yürütülen kazılarda arkeolojik olarak çok çarpıcı ve dikkat çekici buluntuların ortaya çıktığını söyledi. Bu yıl tepenin güney bölümünde çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Işıklı alanda 1995’te yapılan kurtarma kazısı sırasında aslan heykeli bulunduğunu anımsattı.
Urartu arkeolojisinde en az bilgi sahibi oldukları alanlardan birinin heykel ürünleri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mehmet Işıklı “Urartularda plastik sanatlar yani heykel ürünleriyle ilgili çok sınırlı eser var. Birkaç örnek üzerinden konuşuyoruz. Metal olsun, taş olsun heykel sanatı konusunda elimizde çok veri yok. Bu anlamda kazı yürütülen bölgede daha önce aslan heykeline ait obje parçaları bulunmuştu. Bu seneki kazılarda ise bizi çok şaşırtan bir buluntuyla karşılaştık. Bazalttan işlenmiş ve Urartu’nun plastik sanatına dair çok çarpıcı bir örnek ele geçti” dedi.
Heykelin ne anlama geldiği ve neye benzediğine ilişkin soruların müzedeki detaylı çalışmanın ardından cevap bulacağını belirten Prof. Dr. Mehmet Işıklı şu değerlendirmelerde bulundu: “Masif blok halinde işlenmiş bir heykel ile karşı karşıyayız. Ne olduğu konusunda şu an net bir şey söyleyemiyoruz. Çünkü çok stilize işlenmiş, yaklaşık iki metre uzunluğunda ve bir metre genişliğinde anıtsal bir heykel. Heykeli Van Müzesi’ne taşıyoruz. Orada gerekli ön çalışmalar, müdahaleler yapılacak. Restore edildikten sonra hakkında bilgi sahibi olabileceğiz. Urartu’nun çok az ünik eserle temsil edildiği bir alanda ve çok çarpıcı bir buluntu” dedi.
Garibin Tepe’nin bu nedenle heyecan verici bir yer olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Mehmet Işıklı “Böyle anıtsal, üç boyutlu bir heykel ilk kez karşımıza çıkıyor. Çok heyecanlıyız, ön çalışmaları yapıldıktan sonra hakkında daha detaylı bilgi sahibi olacağımızı umuyoruz. Ayak kısmı işlenmiş, baş kısmı daha stilize olarak verilen, gövdesi kare prizma şeklinde olan, baş kısmı ve yüz hatları beli olmayan bir figüre benziyor. Anıtsal bir figüre benziyor. Tanrısal ya da krala aii bir figür mü, çözmek çok zor. Hatta postmodern bir heykel gibi düşündük. Bu açıdan enteresan ve bizi çok heyecanlandırdı. Sonuçlarını hep birlikte göreceğiz” ifadelerini kullandı.