Tek sorun sakatlık değil: İşte Fenerbahçe’de ilk 9 haftanın özeti…
12 Dev Adam 50 sayı fark yiyor. U18 iken Avrupa ikincisi olan milli takım U20'de klasman düşüyor. Türkiye'nin gözbebeği olan basketbol adım adım uçurumdan aşağı gidiyor. Federasyon Başkanı Hidayet Türkoğlu zamanının çoğunu yurt dışında geçiriyor.
Türk futbolunda bir tartışma vardır. Federasyonun başında neden yeşil sahalarda ter döken kişiler bulunmuyor? Selim Soydan, Cüneyt Tanman, Hamit Altıntop gibi eski futbolcular yönetimlerde bulunsa bile asla birinci adam olmadı. Bunun aksine basketbol ise uzun yıllardır o spordan gelmiş kişilere emanet edilmiş durumda. Basketbolu önce Turgay Demirel’le Harun Erdenay ve 2016’dan sonra 12 Dev Adam efsanesinin oyuncularından Hidayet Türkoğlu yönetti.
Hidayet Türkoğlu, bu göreve geldiğinde yalnız da değildi. Milli takımdan arkadaşları Ömer Onan, Kerem Tunçeri ve Hüseyin Beşok gibi isimlerle çalışmaya başladı. Zaman içinde Basketbol Federasyonu Başkanı’nın yanında bulunan isimler bir bir koptu. Başka mecralara yelken açtı. Zaten zamanının çoğunu yurt dışında geçiren Türkoğlu, iyice yalnızlaştı. İddiaya göre ipleri Türkoğlu’nun basketbolla ilgisi olmayan, Ankara’ya yakın bir kadın danışmanı elinde tutuyor. Federasyonda işlerin nasıl döndüğünü ise işin içinde bulunanlar şöyle özetliyor: “Saldım çayıra, gayri Mevlam kayıra.”
Kazandığı üç EuroLeague kupasıyla Türkiye tarihinin en başarılı çalıştırıcısı Ergin Ataman yönetimindeki A Milli Takım, Fransa’dan 50 sayı fark yedi. Daha kötü bir duruma düşülmesinden korkulduğu için Sırbistan’da yapılan turnuvaya gidilmedi. Turnuvaya gitmeme kararını Ergin Ataman’ın aldığı söyleniyor. Federasyon bunun neresinde diye sormayın… Çünkü onlar ‘evde’ değil.
Erkekler 20 Yaş Altı Avrupa Şampiyonası’nı Türkiye 14. sırada bitirerek klasman düştü. Çok değil aynı isimler 18 Yaş Altı’nda Avrupa ikincisi olmuştu. Bu düşüşün nedenlerini araştırdığımızda karşımıza şu çıkıyor…
* Şampiyonaya iki ay kala göreve Hidayet Türkoğlu’nun arkadaşlarından Ender Arslan 20 Yaş Altı Milli Takım hocası oldu. Ender Arslan’ın bu göreve gelmek için yeterli bir kariyere sahip olmadığı söyleniyor.
* Suçu, bir tek iki ay önce göreve getirilip ‘Hadi sen yaparsın’ denilen Ender Arslan’a atmak doğru değil. O, tanımadığı bir takımın başına geldi, bunun için ne zamanı vardı ne de federasyon bu konuda çalışma yapmıştı.
* 20 yaş altı milli takımı hazırlık maçları yaptı ama kamp süresi ve verimliliği yeterli değildi.
* U18’da Avrupa ikincisi olduktan sonra birçok oyuncu üniversite eğitimi için ABD’yi seçmişti. Çoğunun basketbolu burada geri gitti. Takımın yıldızı olarak gösterilen Berke Büyüktuncel, sezon içinde Amerika’da bazı maçlara çıktı. Ama aldığı süre ve kendisine verilen rol, onu bu yaz milli takımın başrol oyuncusu yapmaya hazırlayacak düzeyde değildi.
* Federasyon, ABD’ye giden oyuncularla ilgilenmedi ve takip etmedi. Takımın oyuncularından Karahan Efeoğlu, istediği ortamı bulamayınca Türkiye’ye geri dönmek zorunda kaldı. Galatasaray ile sözleşme imzaladı.
* Bazı şanssızlıklar da yaşandı. Mesela Emir Arda Sivas uzun süreli sakatlık yaşadı. Ama he sakatlıkları ne psikolojilerini takip eden kimse yok.
Bütün bunlara karşın millilerin alt klasmana gitmesini kimse beklemiyordu. Basketbolu yakından takip edenlerse şunu diyor: “Sadece maaşına bakan yöneticiler var. Karar veren, inisiyatif alan yok. Milli takım oyuncuları turnuvada formasız kalsa şaşırmazdık. O derece ilgisizler.”
Basketbolun ne kadar kişilere bağımlı olduğunu şu örnekle anlatalım. Kadınlarda U20 Yaş Altı Milli Takımı’nın kadrosu zayıf deniyordu. Ancak bir arada çalışma imkanı bulup, verimli bir kamp dönemiyle doğru takım kimyası oluşturdular. Bu da skorlara yansıdı.
Milliler, çeyrek finalde şampiyon olan Fransa’ya 67-66 yenildi. Son 30 saniyede kaçan iki serbest atışla belki de yarı final fırsatı kaçtı.
Bu performansın arkasında ise A Milli Kadın Basketbol Takımı’nı çalıştıran Ekrem Memnun’un bireysel çabası yatıyor. Potanın Perileri’nin bu yaz programı olmadığı için Ekrem Memnun tamamen kendi inisiyatifiyle 20 Yaş Altı Milli Takımı’nın başına geçti. Takımın güçlü yönlerini öne çıkaran setler planladı. Şampiyon Fransa’yı elinden kaçırdı. Bu bile organizasyonun ne kadar kişilere bağımlı yürüdüğünü gösteriyor.
Şu an alt yaş gruplarında milli takım havuzunda olan oyuncular bir turnuva yoksa yaz ayını boş olarak geçiriyor. Peki Hidayet Türkoğlu oradayken yani 1990’ların ortasında işleyiş nasıldı?
Federasyon, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın kamplarında yaz için yer ayırıyor ve umut vaat eden 20-25 oyuncuyu oraya götürüyordu. Böylece gençler hem birbirini daha yakından tanıma şansı buluyor hem de birlikte oynama alışkanlığı kazanıyordu. Başka ülkelerin milli takımları çağrılıp bu kamplarda belli süre ağırlanarak hazırlık maçları yapılıyordu. Tabii ki bunun için bir planlama ve bütçe çıkarmak gerekliydi. Ama federasyon tam da bu işler için vardı. Hidayet Türkoğlu’nun da içinde bulunduğu 12 Dev Adam işte böyle bir ortamda yetişti. Bu düzen zaman içinde kayboldu. Neden derseniz ilgilenen yok da ondan.
Hidayet Türkoğlu, 12 Dev Adam’la ilgilenmiyor, alt yaş milli takımlarına bakmıyor… Peki ne yapıyor? Federasyon Başkanı’nın şu an tek hedefi Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yerine yapılan Basketbol Geliştirme Merkezi’ni bitirip açmak. Açılışa da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı davet etmek. Yapılan proje sadece bir spor tesisi değil yaşam alanı olarak planladığı için dükkanların, lokantaların, ticari alanların kimlere verileceği konusunun Hidayet Türkoğlu’nun en büyük dertlerinden biri olduğu söyleniyor. Hatta Türkoğlu, bu yoğun iş ortamından o kadar bunalmış ki iddiaya göre seçimde yarıştığı Harun Erdenay’a Basketbol Geliştirme Merkezi dışındaki işleri yürütmesi için CEO’luk teklif etmiş.
Sonuç olarak basketbolu, uzun yıllar sonra bu branşın içinden birine değil de bir iş insanı ya da inşaatçıya emanet etmek mantıklı görünüyor. Bunu ne yazık ki bize Hidayet Türkoğlu söyletiyor.
30 Ekim 2024 - El Clasico’da ‘centilmenler’ İstanbul derbisinde ‘ergenler’
16 Ekim 2024 - Futbol Federasyonu’nda bu kez de Lale Cander krizi… İşte krizin perde arkası
11 Ekim 2024 - Maraton asla maraton değil: Ekrem İmamoğlu etkisi
24 Eylül 2024 - Budapeşte’nin gösterdikleri: Türk satrancı hamle bekliyor