Manchester City’yi mağlup eden Liverpool zirvede yalnızlaştı
Jürgen Klopp bu sezon sonu Liverpool’dan ayrılacağını açıkladı. Kulübün yeniden yapılanma planlarının başınaysa takımın eski sportif direktörü Michael Edwards getirildi.
ÇEKDAR GİRASUN
Liverpool, 1990’dan 2010’ların ortasına kadar büyük bir buhran içindeydi. Bu süreçte takım her şeye rağmen Şampiyonlar Ligi ve UEFA kupası kazanmayı başardı ancak daha önce 18 kez kazanılan İngiltere ligi şampiyonluğuna dair süren hasret 30 yıla kadar uzandı. 2020’de kulübün görkemli tarihinin belki de en iyi oyunuyla bu hasret sona erdi. Jürgen Klopp bu başarının ana mimarı gibi görünse de arka planda başka biri vardı: Michael Edwards.
Galli futbol insanı Edwards, 2011’de Liverpool’un performans ve analiz departmanının başına getirildi. Kısa süre sonra teknik performans direktörü oldu. Brendan Rodgers‘ın ayrılmasından sonra yerine gelecek hoca arayışında önemli bir görev üstlendi. Dortmund’da başarısız sonuçlar almasına rağmen Jürgen Klopp’un doğru isim olduğunu gösteren detaylı bir veri çalışması yaptı. Kulübün o dönemki CEO’su Mike Gordon’ı ikna etti. Takip eden süreçte Klopp, takımın yeni teknik direktörü oldu.
Jürgen Klopp takıma geldikten sonra Michael Edwards da terfi aldı ve sportif direktör oldu. İkili Liverpool’u altın çağlarına döndürecek çalışmalara başladılar. Edwards kulübün kaderini değiştirecek transferlerin yapılmasında da ana karakter oldu. Kulübün maddi sınırlarını zorlamadan yapılan takviyeler ile çok başarılı bir kadro mühendisliği yaptı. Önce Roberto Firmino (29M pound), sonra Sadio Mane (36M pound) transferleri geldi. En büyük dönüşüm 2017-2018 sezonunda yaşandı. Daha sonra kulüp tarihinin en iyi sol beki olarak anılacak Andrew Robertson, küme düşen Hull City’den 8 milyon pound karşılığında takıma katıldı.
2017 yazında yapılan en büyük hamle ise şüphesiz Mohamed Salah transferiydi. Roma’dan 38 milyon pound karşılığında alınan futbolcu, taraftarlar ve kamuoyu tarafından gereksiz yapılmış bir harcama olarak eleştirildi. Hatta Jürgen Klopp dahi bu transferin yapılmasına karşı çıktı. Alman teknik adam, Salah yerine o zaman yıldızı parlayan bir diğer Alman olan Julian Brandt’ı kadrosuna katmak istiyordu. Burada yine Michael Edwards devreye girdi. Oyuncunun karakter olarak soyunma odasına uyumunu ve oynanmak istenen oyuna uygunluğunu sunduğu verilerle destekleyerek Klopp’u ikna etti. Mısırlı yıldız daha ilk sezonunda Premier Lig’de 32 gol atarak rekor kırıp gol kralı oldu. Çıktığı 337 maçta 207 gol ve 86 asist yaptı. Şu anda kulüp tarihinin en golcü beşinci futbolcusu ve Avrupa kupalarında en çok gol atan oyuncusu konumunda.
Aynı sezonun devre arasında Philippe Coutinho Barcelona’ya gönderildi. Kulüp, Michael Edwards sayesinde transfer rekorunu kırarak 146 milyon pound kazandı. Bu transfer geliriyle Liverpool’un gelecek başarılarında ana rol oynayacak stoper Virgil Van Dijk ve kaleci Alisson Becker hamleleri yapıldı. Virgil Van Dijk sonraki sezon Premier Lig’de yılın futbolcusu seçildi. Altın Top ödülü sıralamasında da Lionel Messi’nin sadece 7 puan gerisinde ikinci sırada yer aldı. Bunların yanında Fabinho, Konate, Luis Diaz, Diogo Jota ve Harvey Elliot gibi transfer operasyonlarının başında yine Edwards vardı.
Galli, sadece yaptığı transferlerle değil aynı zamanda yaptığı kârlı satışlarla kulübün kasasını doldurdu. Takımın üçüncü kalecisi olan Danny Ward’u 12,5 milyon pound’a takımdan yolladı. Edwards’ın yürüttüğü operasyonlarla Liverpool Mamadou Sakho (26M pound), Dominic Solanke (19M pound), Danny Ings (20M pound), Rhian Brewster, Ki-Jana Hoever, Harry Wilson gibi birçok oyuncunun satışından toplamda 270 milyon pound tutarında kâr elde etti.
Michael Edwards 2021 yazında kulüpten ayrıldı. Ayrılma nedenini “Kulüpteki görev süremi her zaman en fazla 10 yılla sınırlandırmayı planlamıştım. Burada çalışmayı çok sevdim, ancak değişime de çok inanan biriyim. Bunun birey için iyi olduğunu ve iş ortamında işveren için de iyi olduğunu düşünüyorum. Burada geçirdiğim süre boyunca pek çok şeyi değiştirdik (umarım iyi anlamda olmuştur). Ancak yeni biri farklı bir bakış açısı ile yeni fikirler getirebilir ve umarım daha önce uygulamaya konulan şeyleri geliştirebilir veya değiştirebilir. Futbol kulüplerinin bu şekilde ileride kalacağına inanıyorum; gelişmeniz gerekir ve bu tür bir sürecin merkezinde her zaman farklı insanlar vardır. Bu evrim her zaman Liverpool’un tarihinin merkezinde yer almıştır ve umarım bu değişmeyen bir şey olur” diye açıkladı.
Liverpool’un sahibi olan Fenway Sports Group yönetimi Klopp’un ayrılışı gibi sarsıcı durum karşısında acil durum butonuna bastı. Edwards’ın 2022’de dönmesi için verilen uğraşlar sonuçsuz kalmıştı. Bu sefer FSG yönetimi elini yükseltmek zorunda kaldı. Boston’da dört gün süren uzun görüşmeler son bulduğunda iki taraf da masadan mutlu ayrıldı.
Edwards kulübe daha farklı bir pozisyonda döndü. Kendisi için yaratılan futbol operasyonları direktörü olarak sadece Liverpool’da değil FSG yönetiminde kendine yer buldu. Bu pozisyonda sadece Liverpool ile ilgilenmeyecek. Kulüp sahiplerinin bünyelerine ikinci bir futbol kulübü katma planları da var. Edwards bu yeni katılacak kulübün de çalışmalarını yürütecek. O zamana kadar ana görevi Jürgen Klopp sonrası Liverpool dönemini planlayıp inşa etmek olacak. Ayağının tozuyla yaptığı ilk iş yeni bir sportif direktör bulmak oldu. Bournemouth’ta başarılı bir performans sergileyen ve kendisinin de yakın arkadaşı olan Richard Hughes bu göreve getirildi.
Şu anda herkeste merak uyandıran tek bir soru var: Kırmızılar’ın yeni teknik direktörü kim olacak? En büyük aday Ruben Amorim (Sporting Lizbon) gibi görünüyor. Jürgen Klopp gibi bir figürün bıraktığı boşluğu doldurmak çok zor olacak. Ama bu sorunun cevabı ne olursa olsun, Liverpool taraftarları Edwards’ın doğru seçeneği bulacağına oldukça emin.