İddia: Kulüpler play-off istemedi, yabancı kuralı değişebilir
Türkiye Futbol Federasyonu'nda Bayram Saral'ın istifasının ardından Lale Cander krizi yaşandı. Cander görevlerinden istifa ederken İbrahim Hacıosmanoğlu yönetiminden de gitmesini istiyor. İşte TFF'de yaşananlar...
İbrahim Hacıosmanoğlu’nun temmuz ayında yapılan genel kurulda Mehmet Büyükekşi’yi geçerek sürpriz bir şekilde başkan seçilmesinden sonra yönetim kurulunda ilk kriz Bayram Saral’ın istifasıyla çıktı. Saral, “İstişareye dayalı, birlikte şeffaf yönetim anlayışının gerçekleşmeyeceğine dair şahsımda oluşan kanaat dolayısıyla, bu derin fikir ayrılığının TFF kurumuna ve mevcut yönetimine zarar vermemesi adına bugün itibariyle TFF yönetim kurulu üyeliğinden istifa ettiğimi kamuoyuna duyurur, mevcut başkan ve yönetim kuruluna üstün başarılar dilerim” diyerek yönetim kurulundan ayrıldı.
Ağustos ayında yayıncı beIN Sports ekranlarına çıkan Hacıosmanoğlu, TFF Başkanı olmalarından rahatsız olduklarını belirterek Saral ailesiyle yakınlığı nedeniyle MİT tarafından inceleme başlatıldığını söyledi. TFF Başkanı, “12 gün çalıştık, bizi başkan seçtiler. Bayram Saral’la beraber yola çıktık. Ne hikmetse, alçak bir terör örgütü var. Fetöşün köpekleri var, bu ülkeyle ilgili sürekli video yayınlıyorlar. İlk günden başladılar. Bizim TFF Başkanı olmamızdan rahatsız oldular. ‘Sarallar TFF’yi ele geçirdi’ diyorlar. Cumhurbaşkanı’na ‘Size bize zarar verir’ dediler. Bu nedenle Bayram Bey ayrılmak zorunda kaldı. MİT toplantı yapıyor, Hacıosmanoğlu ile Sarallar’ın ilişkisi için ekip kuracaklarmış. Sayın İbrahim Kalın’ı tanırım, haberi yoktur diye düşünüyorum, varsa vahim bir durum, inanıyorum ki haberi yok, ilk sefer buradan dillendiriyorum, gereğini yapar o. Biz kadere iman etmiş insanlarız. O toplantıyı yapıp bana sızdırıyorlar ki korkarım diye düşünüyorlar.”
Bu açıklamalar bile Türkiye’de devlet, siyaset, futbol üçgeninin ne kadar iç içe geçtiğinin göstergesi. Bu olayın üzerinden üç ay geçmeden TFF’de ikinci bir kriz patladı. Bu kez krizin başrolünde Türkiye Futbol Federasyonu Başkanvekili, İcra Kurulu Üyesi, Sponsorluklar ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Lale Cander vardı. İlk açıklama Lala Cander’den geldi: “Gördüğüm lüzum üzerine ve işlerimin yoğunluğundan TFF Başkanvekilliği ve icra kurulu görevinden, ayrıca sponsorluk ve pazarlamadan sorumluluk görevimden istifa ediyorum. Yönetim kurulu üyesi olarak yetkinliklerim çerçevesinde yönetimimize destek olmaya devam edeceğimi bildiririm.”
İbrahim Hacıosmanoğlu bunu yeterli bulmadı. 18.24’te TFF’nin resmi X hesabından şu açıklama yapıldı: Lale Cander’in görülen lüzum üzerine tüm görevleri alınmış olup, TFF Yönetim Kurulu tarafından istifası istenmiştir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”
Peki çok değil temmuz ayında kol kola secime beraber giren bu ikili nasıl kanlı bıçaklı hale gelmişti? Bunun için önce Lale Cander’in kim olduğuna bakmak gerek…
1959 doğumlu Lale Cander Siirtli. Hukuk mezunu olan Cander, Günaydın Gazetesi’nin avukatlığını yaptı. Günaydın’dan ayrıldıktan sonra İtalya’ya gitti burada İtalya Konsolosluğu’nun avukatlığı görevini yürüttü. Dönemin İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi ile yakınlaşan Cander, bu sayede AK Parti içinde belli bir yer edindi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın da Siirtli olması onu Saray’a daha da yakınlaştırdı. Cander, 2006 yılında FOX TV’nin Türkiye’ye gelmesine aracılık etti ve Ahmet Ertegün ile Rupert Murdoch’ı tanıştıran isim olarak biliniyor. Ahmet Ertegün 2006’de vefat edince Fox’ta yerine Lale Cander geçti. Bir süre sonra görevinden ayrılmak zorunda kaldı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Üyesi oldu. 2019’da Pirelli Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirildi. Formula 1 yarışlarının düzenlendiği İstanbul Park’ın işletmesini bu sene Can Eğitim ve Bilim Kurumları patronu olarak aldı. Bundan çok kısa bir süre sonra TFF’nin yeni başkanı seçilen İbrahim Hacıosmanoğlu’nun listesinden federasyona girdi.
Bundan sonraki bilgilerin ‘iddia’ olduğu notunu düşerek devam edelim. Hacıosmanoğlu ve Cander arasında ilk gerginlik TFF Genel Sekreterliği görevi nedeniyle çıktı. Lale Cander bu görevi istiyordu ama Hacıosmanoğlu’nun tercihi kendi yeğeni ve önceki dönemde Üsküdar Belediye Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Abdullah Ayaz oldu. Bu durumdan rahatsızlık yaşayan Cander, medyadaki tanıdıklarını arayarak bu durumu basına aktardı.
Hacıosmanoğlu, Cander’in bilgileri sızdırdığından şüpheleniyordu. Ancak henüz bir aksiyon almamıştı. Bu dönemde TFF’ye büyük bir güven kaybına yol açan bir olay meydana geldi. 16 Eylül’de Galatasaray, yasadışı bahis şirketiyle ilişkisi olduğu belirtilen meritking news sitesiyle yıllık 7 milyon dolardan iki sezonluk sponsorluk anlaşması yapıldığını KAP’a bildirdi. Sarı kırmızılılar bu sponsorluk için TFF’den onay almıştı. Lale Cander, onayı veren birimin başındaki isimdi.
Galatasaray’ın sponsoru kamuoyunda büyük tepki çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu durumdan rahatsız olanlardan biriydi. 19 Eylül’de Hacıosmanoğlu TFF Başkanı seçildikten sonra ilk defa Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşmeye çağrıldı. Masadaki konulardan biri de yasadışı sponsorluk konusuna nasıl onay verildiğiydi. Zaten birkaç gün içinde Galatasaray önce söz konusu sponsorluğun askıya alındığını daha sonraysa iptal edildiğini açıkladı.
Bu olay İbrahim Hacıosmanoğlu ile Lale Cander arasındaki ipleri tamamen kopardı. TFF’de Cander devre dışı bırakıldı. 1 Ekim’de yapılan TFF ile Türk Hava Yolları arasındaki sponsorluk anlaşmasında bu durum çok net görüldü. İmzalar atılırken sponsorluk ve pazarlamadan sorumlu TFF yöneticisi salonda yoktu.
3 Ekim’de Fatih Altaylı’nın yazısı gerilimi en üst düzeye çıkardı. Altaylı, ‘Federasyon Hacıosmanoğlu Çiftliği mi’ başlıklı yazısında TFF’deki yapılanmayı anlattı, Genel sekreter Abdullah Ayaz’ın TFF yönetiminde de büyük rahatsızlığa neden olduğunu iddia etti. Altaylı’nın verdiği bilgiler şöyleydi…
* Federasyon Başkanı Hacıosmanoğlu’nun şahsi avukatı Fuat Göktaş yönetim kurulunda ve başkan vekili.
* Eşinin doktoru jinekolog Zehra Neşe Kavak yönetim kurulunda ve başkanvekili.
* Federasyon Genel Sekreteri ve yeğeni Abdullah Ayaz’ın daha önce Üsküdar Belediyesi’nden tanıdığı Abdurrahman Alp Beyaz TFF Tahkim Kurulu üyesi oldu.
* Yine eski Üsküdar Belediye Başkan yardımcısı Vefa Yunus Taylan TFF Denetleme Kurulu üyesi.
* Bir başka eski Üsküdar Belediye Başkan yardımcısı Cihan Eroğlu TFF İnsan Kaynakları ve İdari İşler Direktörü ve Denetleme Kurulu üyesi.
* Eski Üsküdar Belediyesi İşletme Müdürlüğü çalışanı Hakkı Yıldırım TFF Satın Alma Direktörü.
Bilgiler doğruydu. Hacıosmanoğlu artık bunları sızdıranın Lale Cander olduğundan emindi. İkili arasındaki gerginlik konusunda Lale Cander, Ankara’da sağlam tanıdıkları olduğunu işaret ediyordu. Ancak yöneticinin hesap etmediği nokta İbrahim Hacıosmanoğlu ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasındaki iletişim kanallarının açık olmasıydı. TFF Başkanı, öğrendiği bilgiler ışığında Cander’in ‘koruma altında’ olmadığını öğrendi. Artık başka bir mücadele vardı.
İlk hamle Cander’den geldi. TFF’deki görevlerini bıraksa da yönetim kurulunda kalmak istiyordu. Bunu deklare eden bir açıklama yayınladı. TFF’nin karşı hamlesiyle hemen geldi. Cander’in TFF yönetim kurulu üyeliğinde de istifa etmesi istendi. Nitekim TFF Başkanı Hacıosmanoğlu Ekol Tv’de çıktığı programda yeğeni Abdullah Ayaz’ın 27 seneye yakın kamuda görev yaptığını belirterek “Burası bir kamu kuruluşu değil. Bazı işleri kontrol etmek için güvenilir biriyle çalışmak zorundasınız” dedi. TFF Başkanı Lale Cander konusundaysa şunları söyledi: “Bu yönetim kurulu arkadaşımızın farklı farklı işleri var. Yönetim kurulunda rahatsızlık çıktı. Federasyonda olmayan şeyleri olmuş gibi dışarı servis ederek talihsiz bir şeyler yaptı. Biz de arkadaşlarımıza söyledik. İstifa edip gitsin diye.”
Sonuç olarak ikili arasındaki bilek güreşi sürüyor. Lale Cander yönetimde kalmak isterken Hacıosmanoğlu onun tamamen gitmesini istiyor. Bakalım muradına eren kim olacak?
30 Ekim 2024 - El Clasico’da ‘centilmenler’ İstanbul derbisinde ‘ergenler’
16 Ekim 2024 - Futbol Federasyonu’nda bu kez de Lale Cander krizi… İşte krizin perde arkası
11 Ekim 2024 - Maraton asla maraton değil: Ekrem İmamoğlu etkisi
24 Eylül 2024 - Budapeşte’nin gösterdikleri: Türk satrancı hamle bekliyor