Tarım sektöründeki yangın ekonomik verilere de yansıdı
IMF Dünya Ekonomik Görünüm Raporu'nda Türkiye için 2024 yılı büyüme beklentisini yüzde 3'ten yüzde 3,1'e yükseltti. Orta Vadeli Program'da büyüme hedefi bu yıl yüzde 4, gelecek yıl için ise yüzde 4,5 olarak belirlenmişti.
Uluslararası Para Fonu (IMF) Dünya Ekonomik Görünüm Raporu’nda Türkiye için 2024 yılı büyüme beklentisini yüzde 3’ten yüzde 3,1’e yükseltti. IMF geçen yılki tahminlerinde Türkiye ekonomisinin 2024’te yüzde 3 ve 2025’te yüzde 3,2 büyüyeceğini öngörmüştü. Orta Vadeli Program’da bu yıl için büyüme hedefi yüzde 4, gelecek yıl için ise yüzde 4,5 öngörülüyor.
“Yavaşlayan enflasyon ve istikrarlı büyüme yumuşak inişin yolunu açıyor” başlığıyla yayımlanan raporda IMF 2024 yılı küresel büyüme tahminini de yukarı yönlü revize etti. Raporda geçen yıl yüzde 3,1 büyüdüğü tahmin edilen küresel ekonominin bu yıl da yüzde 3,1 büyümesinin beklendiği, büyüme hızının gelecek yıl yüzde 3,2 olacağının tahmin edildiği bildirildi. IMF geçen ekim ayında yayımlanan raporunda dünya ekonomisinin 2024’te yüzde 2,9 ve 2025 yüzde 3,2 büyüyeceğini öngörmüştü.
Raporda ABD ve bazı büyük gelişmekte olan ekonomilerin beklenenden fazla dayanıklılık göstermesi ve Çin’deki mali desteğin büyüme tahminindeki yukarı yönlü revizyonda etkili olduğu aktarıldı.
IMF raporunda enflasyonla mücadele için faiz oranlarının yükseltilmesinin, yüksek borcun ekonomik faaliyet üzerinde oluşturduğu baskı nedeniyle mali desteğin geri çekilmesinin ve temeldeki düşük verimlilik artışının etkisiyle 2024-2025 için tahminlerin yüzde 3,8’lik tarihsel ortalamanın altında kaldığı kaydedildi.
Ülkelerin güncellenen ekonomik büyüme tahminlerinin de paylaşıldığı raporda ABD ekonomisine ilişkin büyüme beklentisinin 2024 yılı için yüzde 1,5’ten yüzde 2,1’e yükseltilirken 2025 yılı için yüzde 1,8’den yüzde 1,7’ye düşürüldüğü aktarıldı.
Raporda euro bölgesi ekonomisine ilişkin büyüme tahmininin ise bu yıl için yüzde 1,2’den yüzde 0,9’a ve 2025 yılı için yüzde 1,8’den yüzde 1,7’ye düşürüldüğü kaydedildi.
Avrupa’nın önde gelen ekonomilerinden Almanya’nın büyüme tahminin bu yıl için yüzde 0,9’dan yüzde 0,5’e ve gelecek yıl için yüzde 2’den yüzde 1,6’ya indirildiği belirtilen raporda Fransa ekonomisine ilişkin büyüme beklentisinin ise bu yıl için yüzde 1,3’ten yüzde 1’e, gelecek yıl için de yüzde 1,8’den yüzde 1,7’ye düşürüldüğü aktarıldı.
Raporda İtalya ekonomisine ilişkin büyüme tahmini 2024 yılı için yüzde 0,7 olarak korunurken gelecek yıl için yüzde 1’den yüzde 1,1’e çıkarıldığı bildirildi.
İspanya ekonomisine ilişkin büyüme tahmininin bu yıl için yüzde 1,7’den yüzde 1,5’e düşürülürken gelecek yıl için yüzde 2,1’de sabit tutulduğu belirtilen raporda İngiltere ekonomisinin büyüme beklentisinin de bu yıl için yüzde 0,6 olarak korunurken gelecek yıl için yüzde 2’den yüzde 1,6’ya düşürüldüğü kaydedildi.
Raporda yükselen piyasalar ve gelişmekte olan ülke ekonomileri grubunda ise Çin ekonomisine ilişkin büyüme beklentisini bu yıl için yüzde 4,2’den yüzde 4,6’ya yükseltilirken gelecek yıl için büyümenin yüzde 4,1 olarak korunduğu aktarıldı.
Hindistan ekonomisinin bu ve gelecek yıla dair büyüme beklentilerinin de yüzde 6,3’ten yüzde 6,5’e çıkarıldığı belirtilen raporda Rusya ekonomisine ilişkin büyüme tahmininin ise bu yıl için yüzde 1,1’den yüzde 2,6’ya ve gelecek yıl için yüzde 1’den yüzde 1,1’e yükseltildiği kaydedildi.
Enflasyonda düşüş beklentisi
Arz yönlü sorunların çözüldüğü ve kısıtlayıcı para politikalarının olduğu bir dönemde enflasyonun çoğu bölgede beklenenden daha hızlı düştüğüne dikkatin çekildiği raporda küresel manşet enflasyonun 2024’te yüzde 5,8’e ve 2025’te ise yüzde 4,4’e düşmesinin beklendiği aktarıldı.
Raporda enflasyondaki düşüş ve istikrarlı büyümeyle birlikte küresel ekonomide “sert iniş” olasılığının azaldığı ve küresel ekonomik büyümeye yönelik risklerin genel olarak dengelendiği ifade edildi.
Enflasyonun daha hızlı düşmesinin finansal koşulların daha da gevşemesine yol açabileceğine dikkatin çekildiği raporda gerekenden ve tahmin edilenden daha gevşek bir maliye politikasının geçici olarak daha yüksek bir büyüme anlamına gelebileceği ancak daha sonra daha maliyetli bir ayarlama riski taşıdığı aktarıldı.
Raporda Kızıldeniz’de devam eden saldırılar dahil jeopolitik şoklardan kaynaklanan emtia fiyatlarındaki yeni artışların ve arz kesintileri ile daha kalıcı enflasyonun sıkı parasal koşulların süresini uzatabileceği, Çin’de emlak sektöründeki sıkıntıların derinleşmesi ya da vergi artışları ve harcama kesintilerine yönelik yıkıcı dönüşün de büyümede hayal kırıklıklarına neden olabileceği uyarısı yapıldı.
IMF raporunda enflasyonun hedefe doğru düşüşünü başarılı şekilde yönetmenin, para politikasını altta yatan enflasyon dinamiklerine göre ayarlamanın, ücret ve fiyat baskılarının açıkça dağıldığı durumlarda daha az kısıtlayıcı duruşa uyum sağlamanın politika yapıcıların kısa vadede karşılaşacağı zorluklar olduğu aktarıldı.