Mertens’i eşi ikna etmiş: ‘Galatasaray’da kal’ dedim
Galatasaraylı Sacha Boey Bayern Münih’e transfer oldu. 2021 yazında 1,15 milyon Euro’ya Rennes’den gelen oyuncu, 30 Milyon Euro’ya Bundesliga’nın yolunu tuttu. Süper Lig’in satış rekorunu kıran Boey geçen sezon başı gözden çıkarılanlar listesindeydi.
2021 yazında Galatasaray’a imza atan Sacha Boey’in geliş hikayesi oldukça karmaşıktı. Celtic’le her konuda anlaşan oyuncu imza atmak için İskoçya’ya gitti. Masada son anda yaşanan anlaşmazlıklar sonucu transferin iptal olması ile o günlerde kimsenin farkında olmadığı bir piyango Galatasaray’a vurmuştu.
Galatasaray’da geçirdiği ilk sezonda sakatlıkların etkisiyle bir türlü düzenli forma şansına ulaşamayan Boey, 19 maçta oynayabildiği sezonu bir golle kapatırken hiç asist üretemedi.
Sacha Boey 13 Eylül 2000’de Paris’e bağlı Montreuil kantonunda doğdu. Montreuil ağırlıkla siyahi Afrikalıların ve Ortadoğuluların yaşadığı bir bölgeydi. Babasını hiç tanımayan Boey’i annesi, büyükannesi ve büyükbabası yetiştirdi. Suç oranının yüksek olduğu kantonda yaşayan Kamerun asıllı Boey, futbolu bu hayattan çıkışa dair bir bilet olduğu için değil sadece eğlendiği için oynuyordu. Rennes akademisinin dikkatini çektiğinde henüz 12 yaşındaydı. Futbolun iş olduğunu bilmeden, kaygısız ve rahatsız edici bir öğrenci olarak akademide vakit geçirdi. Dersleri sevmezdi ve notları iyi değildi fakat futbolu o kadar iyi oynuyordu ki Rennes yine de ona bir şans verip profesyonel sözleşme imzalama yolunu seçti. İlk maçına 5 Mayıs 2019 günü Toulouse karşısında çıktı fakat sergilediği tavırlar onu takımdan uzaklaşmak zorunda bıraktı. Bir sezonluğuna Dijon’a kiralık giden Boey, kiradan döndüğünde artık Fransa’dan ayrılmaya hazırdı.
Celtic’le imzalamak için Glasgow’a gittiğinde ona resmi bir karşılama yapılmıştı. Artık bitti gözüyle bakılan transferde son anda çıkan pürüzler ve menajeriyle yaşadığı sıkıntı Boey’i yeşil-beyazlı formayı giymekten alıkoydu. Tam o esnada Fatih Terim’e önerilen oyuncuya Terim’in olur vermesi hem Galatasaray’ın hem de Sacha’nın kaderini değiştirecekti. İstanbul’a ilk kez ayak bastığında onu havalimanında sadece bir Galatasaray taraftarı karşıladı. Geldiğinde kimsenin tanımadığı oyuncu, Terim yönetiminde çıktığı siftah maçında profesyonel kariyerinin ilk golünü atarak taraftarına kendisini tanıttı.
Yeni transferimiz Sacha Boey’i karşılamak için tek başına havaalanına gelen bir taraftarımız, Boey’in boynuna Galatasaray atkısı taktı. pic.twitter.com/tVfHxPeZel
— Galatasaray Video (@VideoGSaray) July 25, 2021
İlk kez Fransa dışına çıkan Boey, İstanbul’a adapte olmakta zorlanıyordu. Burak Elmas yönetiminde girilen sezonda sarı-kırmızılıların da ligde istedikleri sonuçları bir türlü alamaması sonrası fatura olaylı bir biçimde Fatih Terim’e kesildi. Domenec Torrent’in takımın başına gelmesiyle ilk 11’deki yerini gözünden yaşadığı sakatlığın izlerini üzerinden tam olarak atamayan Omar Elabdellaoui’ye kaptırdı.
Bu süreçte formadan uzak kalan genç oyuncu mutsuzluğunu hiç gizlemedi. Fransız basınına verdiği demeçte, “Torrent bizden Manchester City gibi oynamamızı istiyordu fakat kadromuz buna uygun değildi. Beni bu şehre getiren Fatih Terim’in gidişi beni kötü etkiledi, onu borcumu ödeyememiş gibi hissediyorum” dedi. Kötü geçen sezonda sarı-kırmızılılar pek çok kişiye fatura kesti, Boey de onlardan biriydi.
Ertesi sezona Galatasaray kötü izleri unutturmak için girdi. Kadronun neredeyse tamamını yenileyen sarı-kırmızılılar sağ bek bölgesine de takviye yaptı. Fransa Milli Takımı formasını da terleten Leo Dubois’nın gelmesiyle Boey gözden çıkarılanlar listesine atıldı. Genç oyuncu için bu hamle Galatasaray’la olan hikayesini bitirme noktasına getirdi.
Takımın başına getirilen Okan Buruk, sezon öncesi kampını bir hafta geriye çekti. O sırada elinde büyüdüğü büyükannesiyle tatilde olan Boey hocasının çağrısına uymadı. Zaten gözden çıkarıldığını düşünen genç Fransız kaybedecek bir şeyi olmadığını düşünüyordu. Herkesten bir hafta geç kampa katılması Okan Buruk tarafından affedilmedi. Kadro dışı bırakılan oyuncuya antrenmanlar için U19 takımının yolu gösterildi.
Takımdan ayrı tutulduğu dönemde bireysel bir antrenörle çalışmalarını sürdüren Boey, fiziksel açıdan kendisini diri tutmayı başardı. A takımla kamp yapamıyordu fakat o sezon başında yürürlüğe sokulan Rezerv Lig’de takımın gençleriyle maç kondisyonu kazanıyordu.
Galatasaray sezon açılışını Antalya’da yapacaktı. İlk lig maçında takımın iki sağ beki Leo Dubois ve Omar Elabdelloui sakatlanınca oyuncuya fırsat doğdu. Okan Buruk’la görüşüp sezon öncesi kamp döneminde yaşananlardan dolayı özür dileyen Boey’i hocası bağrına bastı. Antalya’da 90 dakika süre bulup etkili bir performans gösteren oyuncu bir anda takımın ana planına dahil oldu.
Galatasaray tamamen gözden çıkarılan Boey’i medya gününe bile davet etmemişti. Ligin ilk maçında fotoğrafları bile bulunmayan oyuncu adeta tırnaklarıyla kazıyarak tekrar kendisini kabul ettirdi. Yeni transfer Dubois’in sakatlığının iyileşmesi de bir şeyi değiştirmedi. Formasını kaptırmayan Boey Fransız basınına vatandaşı hakkında şöyle diyordu: “Leo ile ilişkimiz karışıktı. Başlangıçta onu yedek bıraktığım için konuşmaktan bile kendimi çekiyorum. Fakat devamında iyi ve saygılı bir ilişkimiz oldu.”
Galatasaray’ın 2022-23 sezonunda kazandığı şampiyonlukta Boey’in katkısı çok yüksekti. Ligde 31 maçta forma giyip bir gol dört asist yaptı. Savunmadaki katkısıyla göz dolduran genç futbolcu sağ bekin değişilmez ismi oldu.
Şampiyonluk sonrası Avrupa’nın pek çok büyük kulübünün radarına girdi. Milli takımdan beklediği davetin bir türlü gelmemesi Türkiye’de oynanmasına bağlandı. Fransa Milli Takımı formasını giymeyi çok isteyen Boey takımdan ayrılmak istedi fakat devreye giren Erden Timur, Şampiyonlar Ligi’nde oynama kozunu kullanarak Boey’i elde tuttu.
Galatasaray formasıyla ilk kez Düşler Sahnesi’nde sahne alan Boey, Kopenhag’a karşı kariyerinin ilk Şampiyonlar Ligi maçında gol atarak sezona iyi bir giriş yaptı. Old Trafford deplasmanında Marcus Rashford’a karşı hayatının en zorlu sınavına çıktı. Takımının 3-2 kazandığı maçta kusursuz performans gösteren genç sağ bek tüm dünyanın gözü önünde bir yıldızın doğduğunu haykırıyordu. Bayern Münih maçlarında da 90 dakika sahada kalan Boey, artık her scout ekibinin izlemeye aldığı bir oyuncuya dönüşmenin öz güveniyle sağ çizgide adeta dans edercesine futbol oynuyordu.
Boey daha önce kendisine sorulan “gelecek hayalin ne?” sorusuna, “Premier Lig’de oynamak isterim, Paris Saint Germain’de güzel olurdu ama bunlar sadece hayal boyutunda birer arzu, istek değil.” demişti.
Boey’in hayal olarak gördüğü, hedef ya da istek olarak belirlemekten bile imtina ettiği dev kulüplerde oynama arzusu artık bir gerçek. Futbolcu bu sezonun ikinci yarısından itibaren Bayern Münih için forma giyecek.
Kadro dışı bırakılan, bir dönem tamamen gözden çıkarılan, “bundan olmaz” diye raporlar verilen Boey, Galatasaray kasasına 30 milyon Euro bıraktı. Türk futbol tarihinin en yüksek bedelli satışı da tahmin edilebileceği gibi yine Türk işi oldu.
Futbol bazen böyledir, beklenmedik fırsatlar beklenmedik yerlerden gelir. Hayat da böyle anlara tanıklık eder. Zaten her zaman demezler mi, ‘Futbol fena halde hayata benzer’