Fenerbahçe’de sponsorun adı değişiyor, kendisi değişmiyor
Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi biletini uzatmaya giden maçta Lille karşısında 1-1'lik beraberlikle Kadıköy'de bıraktı ama şunu ilk kez hissettirdi: Artık kulübede Jose Mourinho bulunuyor.
Fenerbahçe 15 yıllık Şampiyonlar Ligi hasretine son vermek için Kadıköy’de sahaya çıktı. İlk maçta Lille karşısında son dakikada yenen gol ve alınan 2-1’lik yenilginin sorun yaratacağı belliydi. Ama Ülker Stadı için şunu söylemek gerek. Taraftarlar uzun zamandır beri ilk kez tek sesti ve Fransız takımına Kadıköy cehennemini yaşattı. İlk dakikadan itibaren rakibi baskı altına aldı, son dakikaya kadar inancını kaybetmedi.
Sahaya gelirsek iki kurt hoca Jose Mourinho ve Bruno Genesio karşı karşıyaydı. Müthiş bir taktik savaşı vardı. İlk yarıda top Fransız takımının ayağında kaldı, bazen çok akıllı çıkarak Fenerbahçe baskısını kırdılar. Sarı lacivertliler de boş durmadı. Maçın başında Tadiç’in ortasında Edin Dzeko’nun kafasıyla, ilk yarının ortalarında Sebastian Szymanski ve Mert Hakan Yandaş’ın şutlarıyla gole yaklaştı. Allan Saint-Maximin de müsait bir pozisyonu değerlendiremeyince ilk yarı golsüz bitti.
İkinci yarıyla birlikte Jose Mourinho’nun neden büyük teknik direktör olduğu görüldü. Sarı lacivertliler yavaş yavaş baskısını arttırdı. Son dakikalarda gol lazımken üç ‘9 numara’ Edin Dzeko, Youssef En-Nesyri ve Cenk Tosun sahadaydı. Yorulan Tadic yerini İrfan Can Kahveci’ye bıraktı. Üç forvetin karşılaşmaya etkisi büyük oldu. Lille’nin paslaşarak çıkma planı sekteye uğradı. Topları uzun vurmaya başladılar. Sarı lacivertli defans oyuncuları ve İsmail Yüksek’in başarılı müdahaleleriyle Fenerbahçe üstünlüğü ele aldı. Son 10 dakikada Bright Samuel Osayi’nin şutu direkten döndü, Alexander Djiku’nun vuruşunda Lille kalecisi Lucas Chevalier harika bir kurtarış yaptı. En sonunda ateşe kar dayanmadı. Jayden Oostorwolde’nin uzun tacında oluşan karambolde Diakete’ye çarpan top tıngır mıngır filelere gitti.
Uzatma bölümünde de adım atacak hali kalmayan Dzeko’nun yerine Bartuğ Elmaz oyuna girdi. Bu 30 dakikada üstünlük Fenerbahçe’deydi. Lille’de Aissa Mandy’nin kırmızı kart görmesiyle kozlar sarı lacivertlilerin eline geçti. Tribündekiler ikinci golü beklerken talihsiz bir pozisyonda Jayden Oostorwolde’nin düşerken eline çarpan top için VAR devreye girdi. 118’de kazanılan penaltıyı Jonathan David ağlara gönderdi. Gerek Fenerbahçe gerekse taraftar maçı bırakmadı. En-Nesyri’nin kafayla indirdiği topta Cenk Tosun’un kafası ahlar vahlar içinde direkten döndü. Zaman kalmayınca da Fenerbahçe Şampiyonlar Ligi’ne 1-1’lik skorla veda etti, ama Avrupa Ligi gruplarına kaldı.
Karşılaşmanın bitiş düdüğünün ardından Jose Mourinho tribünleri tek tek dolaşırken uzun zaman sonra takımına bu kadar iyi destek veren taraftarlara hakkını verdi. Portekizli teknik direktör kariyerinde belki ilk kez elemeleri geçemedi ama stada gelenler harika bir teknik direktör performansı izledi. Fenerbahçeli futbolcular arasında turu istemeyen yoktu. Hepsi son terine kadar büyük mücadele verdi. Özellikle İsmail Yüksek ve Sebastian Szymanski orta saha eksikliğinde bitmez tükenmez enerjileriyle dikkat çekti. Onların dışında defansın ortasında Djiku, Çağlar Söyüncü iyi bir performans sergiledi. Jayden Oosterwolde o son penaltıyı yaptırmasa maçın en iyisi bile olabilirdi. Fenerbahçe’nin çok şey beklediği Allan Saint Maximin ise beklentilerin altında kaldı.
Fenerbahçe geçen sezon Fred’in sakatlığında zor günler geçirmiş, puan kayıplarının çoğu o yokken yaşanmıştı. Bu bilinmesine rağmen orta saha konusunda gerekli adımın atılmaması sarı lacivertlileri sezonun en önemli maçlarından birinde çaresiz bıraktı. Belli ki Jose Mourinho, Miha Zajc, Rade Krunic ve Miguel Crespo’yu kadroda düşünmüyor. Bu yüzden de sadece nitelik açısından değil nicelik açısından da sarı lacivertliler orta alanda eksik. O alanda değerlendirebilecek Ferdi Kadıoğlu’nun da sakat olması seçenekleri iyice kısıtladı. 120 dakika sahanın her yerinde olan ve çok yıpranan İsmail Yüksek ve Sebastian Szymanski’nin zorlu Göztepe deplasmanında ne yapacağı merak konusu. Çünkü takımda onların alternatifi yok. Fenerbahçe için üç gün sonraki maç hiç kolay geçmeyecek.
Fenerbahçe ikinci yarıda baskısını yoğunlaştırmışken kaleci Lucas Chevalier’e atılan cisim Fransız takımının işine yaradı. İki sezon önce Sevilla maçında yaşananların kopyasıydı. Orada takımın temposu düşmüş ve tur için gerekli gol bulunamamıştı. Umut verici olansa taraftarların büyük bölümünün o cismi atan kişiye tepki göstermesiydi. Sonuç olarak Fenerbahçe bir kez daha Şampiyonlar Ligi’ne katılma fırsatını kaçındı. Ancak oynanan oyun ve mücadele umut vericiydi. Jose Mourinho Fenerbahçe’ye etkisini çok net şekilde gösterdi. Kanarya’nın Mourinho ile tam anlamıyla uçması için bazı futbolculara veda edilip takviyelerin bir an önce yapılması gerekiyor. Sezon öncesi ‘Öyle bir kadro kuracağız ki Fenerbahçe şampiyon olacak dememe gerek kalmayacak’ diyen başkan Ali Koç sözünü tutmalı. Yoksa kabak onun başına patlayacak.
30 Ekim 2024 - El Clasico’da ‘centilmenler’ İstanbul derbisinde ‘ergenler’
16 Ekim 2024 - Futbol Federasyonu’nda bu kez de Lale Cander krizi… İşte krizin perde arkası
11 Ekim 2024 - Maraton asla maraton değil: Ekrem İmamoğlu etkisi
24 Eylül 2024 - Budapeşte’nin gösterdikleri: Türk satrancı hamle bekliyor