Kral mı Çıplak, Bianca mı?

Kanye West’in eşi Bianca’nın 67. Grammy Ödül törenin kırmızı halısında giydiği tamamen çıplak vücudunu teşhir eden şeffaf elbiseyi gördünüz mü? Grammy kırmızı halısı, bu yıl sadece müzik dünyasının en prestijli ödüllerine değil, aynı zamanda Kanye West ve eşi Bianca Censori’nin çarpıcı bir sahnesine de ev sahipliği yaptı. Bianca’nın tamamen şeffaf ve vücudunu tamamen sergileyen elbisesi, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı.

Bianca Censori ve Kanye ‘Ye’ West kırmızı halıda ‘Vultures’ albümünün kapağını taklit etmeye çalışarak dikkatleri üzerlerine çektiler. Kapakta da Bianca’nın arkasını örten küçücük bir kumaş parçasından başka bir şey yoktu. Ödül töreninde de transparan bir mini elbiseyi sergilemek için hemen üzerinden attığı bir kürk mantoyla kırmızı halıda boy göstererek, kameralara bol bol poz verdi.Fakat bence dikkati daha çok çeken Kanye’nin bu sahnenin perde arkasında söylediği iddia edilen sözleri :“Make a scene, I’ll say it’ll make so much sense” (“Bir sahne yarat, ben de her şeyin çok mantıklı olduğunu söyleyeceğim”). Peki, bu sözler basit bir medya stratejisi mi, yoksa ilişkilerde çok daha derin bir manipülasyon örneği mi?

İlişkilerde manipülasyon, bazen çok barizdir ama çoğu zaman fark edilmesi zordur. Partneriniz size ne yapmanız gerektiğini doğrudan söylemez ama sizi yönlendiren bir “danışman” gibi hareket eder. Bunu yaparken kimi zaman övgü, kimi zaman suçluluk duygusu yaratma, kimi zaman da “benim için yap” gibi romantik söylemler kullanılır. Kanye’nin eşi Bianca’ya giyim tarzını ve kameralara nasıl poz vereceğini dayattığı iddiaları da tam olarak bu türden bir kontrol mekanizmasına işaret ediyor.

Bir ilişkide partnerinizin dış dünyaya nasıl göründüğünü şekillendirme arzusu, genellikle güç dinamikleriyle ilgilidir. Özgürlük ve bireysellikten uzaklaştırıp birini kendi vizyonuna göre biçimlendirme isteği, narsistik ilişkilerin temel taşlarından biridir. Kendi kimliğinizi kaybettiğinizde, dışarıdan bakıldığında ne kadar göz alıcı olursa olsun, iç dünyanızda bir boşluk oluşur.

Kanye West’in kariyeri boyunca medyayı nasıl yönlendirdiğini biliyoruz. Ama bunu kişisel ilişkilerine de uyguladığına dair iddialar, bizi daha büyük bir tartışmaya götürüyor: Birinin hayatı ve bedenini kendi sanatsal vizyonunun bir uzantısı olarak kullanması nerede başlar, nerede biter?

Bianca’nın giyim tarzı, kameralara sunduğu imaj ve Kanye’nin onun üzerinden medya manipülasyonu yaptığı iddiaları, günümüz ilişkilerinde sıkça gördüğümüz bir modeli yansıtıyor. Özellikle güçlü kişiliklere sahip bireylerle ilişkide olanlar, zamanla onların dünyasına hapsolabiliyor. Önce kıyafet seçimleri değişir, sonra sosyal çevreleri, sonra düşünce yapıları… Ve bir gün aynaya baktıklarında kendilerinden geriye ne kaldığını sorgulamaya başlarlar.

İlişkilerde güven, karşılıklı saygı ve bireysel alanların korunmasıyla inşa edilir. Ancak bazı ilişkilerde “bana güven” söylemi, aslında “benim dediğim gibi yap” anlamına gelebilir. Eğer bir ilişkide sevgi adı altında sürekli bir sahne yaratmanız isteniyorsa, o ilişkinin gerçekten sizi özgürleştirdiğinden emin olmalısınız.

Bazı insanlar için aşk, bağımsız iki bireyin bir araya gelip birbirini desteklediği bir alan sunarken, bazıları için ise güç dinamiklerinin ve kontrolün bir aracı haline gelebilir. Bu tür ilişkilerde partner, diğer kişinin kimliğini aşamalı olarak silerek, onu kendi tasarladığı bir versiyona dönüştürmeye çalışır. İşin en tehlikeli yanı ise, manipüle edilen kişinin zamanla bu değişimi “aşk” sanmasıdır. Oysa gerçek sevgi, bireyin kendisini kaybetmesini değil, kendi en iyi haline ulaşmasını destekler.

Bütün bunlar, sadece ünlüler dünyasına özgü değil. Birçok insan, farkında olmadan böyle ilişkilerin içinde kaybolabiliyor. Bazen bir partner, sevginin verdiği büyüyle özgürlüğünden ödün vermeye başladığında, bunun ne zaman bir tavizden, ne zaman bir manipülasyona dönüştüğünü ayırt etmek zor olabilir. Ancak önemli olan şu: Eğer kendinizi sürekli bir sahnenin parçası gibi hissediyor, doğal olmaktan çok “yönetiliyor” gibi hissediyorsanız, belki de ilişkinize dışarıdan bir gözle bakmanın zamanı gelmiştir.

Aşk, bir gösteri değil, bir paylaşım olmalıdır. Eğer bir sahnenin parçası olduğunuzu hissediyorsanız, o sahneden inmenin zamanı gelmiş olabilir.