OECD ve Dünya Ekonomik Forumu’nun araştırmalarına göre çok kuşaklı iş gücüne yatırım, önümüzdeki 30 yılda milli geliri %19 artıracak. Bu kadar büyük bir potansiyel dururken, şirketlerin hâlâ tek tipleşmiş beklentilerle hareket etmesi büyük bir fırsat kaybı.
Bugüne kadar hep çalıştığımız şirketlerin bizden ne beklediğini dinledik. İş görüşmelerinde bizim ne istediğimiz sorulmadı; amacımıza giderken çalışacağımız şirketin bu amaçlara nasıl destek olacağı ise pek dile getirilmedi.
“Efendim, bu seneki benden beklentiniz nedir?”
“Bir üst kademeye neden ben değil de Zeynep yükseldi?”
“Tamamlamam gereken yetkinlikler, değiştirmem gereken özelliklerim neler?”
Hep eksik olan bizdik ve hep biz değişmeliydik. Bir türlü müdürümün ya da patronumun görmek istediği kişi olamıyorduk. Ama bir kez yükseldin mi işler değişiyor. Artık üstünlük sana geçiyor. Altında çalışanları dinlemek yerine, neden olmadıklarını açıklayan yöneticiler her yerde;
“İletişimin zayıf”,
“Analitik özelliklerini geliştirmelisin”,
“Sosyal yönün eksik”,
“İş saatleri dışında seni şirkette göremiyorum”,
“Takım oyuncusu değilsin”,
“Giyim tarzın şirkete yakışmıyor.”
Hepsi olur. Benim en sevdiğim hikâyem şudur:
Satış departmanında çalıştığım dönemde, neredeyse her akşam kendimi Beyoğlu’nda sinema, tiyatro ya da müzikli sosyal aktivitelerle dolu bir akşamda bulup, her sabah işe en erken gidenlerden biri oluyordum. O dönem ki ‘müdür yardımcım’ performans değerlendirmemde “Yeterince sosyal değilsin” demişti. Evden işe, işten eve giden yöneticimi bugün hâlâ güzel anarım.
Geçen hafta Zeynep Kurmuş’la birlikte Global HR Summit’te “Kurumsal Hayatta Kuşaklar Arası İş Birliği ve Verimli Çalışmayı Artırmanın Yolları” başlıklı oturumda konuşmacıydık. İlham verici konuşmacıları dinledik, yeni insanlarla tanıştık, şirketlerin AI ve insan odağındaki gündemlerini dinledik. Geleceğin iş dünyasını konuşmak çok heyecan vericiydi. Ama bizim için en heyecan verici konu, Genwise’da başımıza gelenleri katılımcılarla paylaşmak oldu.
Geçen hafta 24 kişilik bireysel sınıfımızı mezun ettik. Kurumsalda çalışan ya da çıkmış yeni yollara hazırlanan genwise’larla iş kanvasları hazırladık. Temmuz’da yine buluşmak için sözleştik. Bu hafta sonu ise ilk kurumsal işbirliğimiz olan İş Bankası ile yürüttüğümüz Genwise kampını tamamladık. 6 hafta boyunca Türkiye’nin her bölgesinden katılımcılarla on line yaptığımız kampımız hiç bitsin istemedik.
İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’ın mezuniyete katılıp sohbetimize eşlik etmesi, İnsan Kaynakları Bölüm Müdürü Ali Yalçın ve yine İnsan Kaynakları Birim Müdürü Didem Hanım’ın ise toplantının sonuna kadar kalarak tüm sunuşları dinlemesi ve desteklerini açıklaması heyecan dalgamızı büyüttü.
Hemen hayata geçebilecek ve çok iyi hazırlanmış ‘iş kanvas’ları bizi uçurdu. Fintech’ten sosyal girişimlere, kadın odaklı iş ve projelerden danışmanlık işlerine kadar bankaya da değer katacak harika fikirler dinledik. İş Bankası ile yaptığımız ilk görüşmemizde Ali Bey bize şunu söylemişti:
“Bizim çalışanlarımız tek boyutlu değil, çok boyutlu. Sadece bankacılık değil, kendi alanları dışında da fikirlerini hayata geçirebilecek bir yapıya sahipler. Bu potansiyeli birlikte ortaya çıkaralım.”
‘Memleketin dertlerine çalışanlarımızla birlikte çözüm üretelim, hayata geçirelim’.
Bu vizyonla başladığımız 6 haftalık süreçte, her pazartesi ve cumartesi akşamı toplam 35 saate yakın bir araya geldik.
İşten çıkıp gelenler, yoldan veya yemekten tüm enerjisiyle katılanlar, birbirini dinleyenler, katkı sunanlar…
Birbirini tanıyan, güvenen, seven, birlikte üreten bir ekip olarak bitirdik.
Devamında mezunlarla üretime geçmek ve yeni kamplarla devam etmek için de heyecanlanıyoruz.
Peki, bu kampta ne oldu?
Bugüne kadar kuşaklar arası çatışmalarla tanımlanan iş ortamları, doğru yapı kurulursa kuşaklar arası iş birliğine dönüşebiliyor.
Kurumlar ve yöneticiler şuna inanırsa:
İşte o zaman şirketler, çalışanların sadece performansını değil, amacını da desteklemiş oluyor. Bugün iş dünyasında 1964 doğumlu Boomers da var, 2000 doğumlu Alfa’lar da. Ve birlikte öğreniyor, birlikte üretiyoruz.
OECD ve Dünya Ekonomik Forumu’nun araştırması şunu söylüyor:
Çok kuşaklı iş gücüne yapılan yatırım, önümüzdeki 30 yılda milli geliri %19 artıracak. Bu kadar büyük bir potansiyel dururken, şirketlerin hâlâ tek tipleşmiş beklentilerle hareket etmesi büyük bir fırsat kaybı. O zaman soruyu yeniden soralım: Çalışanlar kurumlarından ne bekliyor?
En kısa cevap:Yoldaşlık.
Şirketler artık sadece “insan odaklıyız” demesin. Gerçekten her bireyin kim olduğunu, ne istediğini, nereye gitmek istediğini bilmeye niyetlensin. Yani: Kurum, çalışanın “amacına” yoldaş olsun.
İş Bankası ile bu dönüşümün ilk adımlarını attık. Yolumuz uzun, ama birlikte yürümek güzel. İşte yıllardır denediğimiz ve bir türlü farklı kuşakları çatışmadan çıkaramadığımız derdin, sorunun bize göre çözülmüş hâli. Eğer şirketler ve yöneticiler aklın her yaşta ve kuşakta olduğuna inanırsa ve kuşakların gücünden faydalanmak için:
kilitler açılmaya başlanacak.
Bu yolculukta bize kapılarını açan ve yolculukta yanımızda olan İş Bankası’na ve tüm yol arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. Daha yeni başlıyoruz ve yapacak çok işimiz var.
7 Temmuz 2025 - Yurtdışında çalışmak bana ne kattı?
30 Haziran 2025 - Hayal nasıl kurulurdu?
23 Haziran 2025 - Yapamam dediğim ne çok şey var
Tuğrul Ağırbaş Kimdir?
30 yılı aşkın süre ile Türkiye, Rusya ve CIS ülkelerinde FMCG alanında değişik görevler alan Tuğrul Ağırbaş, son 20 yıldır Efes’in global marka olma, satınalma ve birleşme projeleri ve yeni pazarlara giriş işlerini yürüten ekipte, büyüme odaklı projelere liderlik yapmıştır.
Pertevniyal Lisesi ve İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi mezunu olan Tuğrul Ağırbaş öğrenim hayatı boyunca Kapalıçarşı’da değişik alanlarda çalışarak, ticareti ve tüketici davranışlarını öğrenme şansına sahip oldu.
İş hayatına 1990 yılına Anadolu Efes’te Pazarlama uzmanı olarak başlayan Ağırbaş, sırasıyla Proje Geliştirme, Satış ve Pazarlama’da görev aldıktan sonra, son olarak da değişik ülkelerde 16 yıl boyunca Genel Müdürlük görevlerini sürdürdü.
Anadolu Efes’in Rusya operayonunu 10 yıl boyunca yönetti ve dünyanın en büyük bira pazarlarından biri olan Rusya’da satınalma ve birleşmelerle firma pazar payını ikinciliğe taşıyan ekibe liderlik yaptı. Türkiye,Rusya ve çalıştığı diğer ülkelerde büyüme odağıyla çok sayıda yeniliği ve markayı tüketicisiyle buluşturdu.
Efes Türkiye Genel Müdürlük görevini yürüttüğü dönemde ise, marka ve kurumun topluma katkısını büyütme amaçlı, pazarı büyütmeye yönelik, bira kültürü oluşturma ve inovasyon, kültür, sanat, turizm ve spor alanında çok sayıda projeye öncülük etmiş ve tüm paydaşlara katkı sağlayan stratejileri hayata geçirmiştir.
İnovasyon ve yeni ürünlerin hem hızını artırma hem de etkisini büyütme amaçlı, inovasyon ve kurum içi girişimcilik çalışmalarını yapılandırarak ve ekosistemdeki çok sayıda girişimle işbirliği kurarak, Efes’in Start-Up dostu şirket olması yönünde çalışmalara öncülük etmiştir.
Halen çalışmalarını yurtiçi ve yurtdışı şirket ve girişimlere danışmanlık ve üst düzey yöneticilere koçluk yaparak sürdürmekte olan Ağırbaş, Türkiye’de kurumsal şirketlerin, girişimci kurumlara dönüşmesi vizyonu ile 2018’de kurulan ‘ Girişimci Kurumlar Platformu’nun danışma kurulu üyesi ve başkanıdır.
2022 sonunda, ortağı Zeynep Kurmuş ile birlikte, 40+ yaş ve kurumsal deneyimi olanlar için, birikmiş deneyim ve tecrübelerin yeni işlere ve girişimlere dönüşmesini sağlayan, üretim ve paketleme kampı Genwise girişimini hayata geçirmiştir.
Köylerde, çocuktan başlayarak tüm topluma yayılacak yenilikçi bir eğitim anlayışını hayata geçirmek için 2016’da kurulan Köy Okulları Değişim Ağı- KODA’nın yönetim kurulunda görev almaktadır.