Gerçek Succession’da tahtın sahibi belli oldu: Rupert Murdoch yerini oğlu Lachlan’a bıraktı
Televizyonun son büyük yapımı Succession'ı, izleyen herkesin midesine oturan bir finalle kalbimize gömdük. Roy kardeşlerin uçlardaki duygularıyla geçen final bölümü, yine Türkiye'deki oy sayımı sırasında
Tüm dünyanın merakla beklediği bölüm yayınlandı ve televizyon efsanesi Succession’a etkileyici bir finalle veda ettik. Türkiye’deki seçimlerin birinci turunun gerçekleştiği gece ABD’deki Başkanlık seçimi temalı bölümüyle karşımıza gelen yapımı, bu kez cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci turunun olduğu gece yine bir ‘oy sayımı’ finaliyle tamamladık. İlk sezonlarını BluTV’de izleyebileceğiniz Succession’ın finaline uzanalım şimdi.
En başta söyleyeyim. Şahsi dizi kariyerimde The Sopranos’tan (Bilenler tekrar izlesin diye linkini bırakıyorum) sonraki en etkileyici final sahnesine tanık oldum.
Bölüme geçelim.
Tartışmalı yeni ABD Başkanı Jeryd Mencken’in, ABD’li bir CEO olursa, Lukas Matsson’ın şirketi GoJo’nun, Waystar’ı satın almasına ses çıkarmayacağını pazarlıklar sonucunda öğrenmiştik. Bu CEO’nun Shiv Roy olacağı kararıyla son bölüme gelmiştik. Connor Roy kendi gündeminde debelenirken, Kendall ve Roman biraderlerse yönetim kurulu toplantısında hissedarlar arasında şirketin satışına karşı yönde oy kullanılması için lobi faaliyetleri yürüteceklerdi.
Logan Roy’un cenazesinin olduğu bölümün sonunda Roman Roy’un protestocular arasında yediği dayak, son bölümde onu annesinin Barbados’taki muhteşem evinde gözlerden uzak, tedavi altında bulmamıza neden oldu.
Annelerinin Shiv’e “Kardeşin burada” diyerek verdiği haberle Shiv bir hışımla özel uçağıyla olay yerine intikal ederken, Kendall da kuzen Greg’in haber uçurmasıyla buluşmadan haberdar oluyor ve o da kendi özel uçağına atlayarak buluşmaya yetişiyor.
Üç kardeşin hesaplaşmasında karakterlerin yetişkinliklerinden çocukluklarına kadar uzanan ruh halleri içerisinde birbirlerine ikna çabalarını gördük. Kendall’ın “7 yaşımdayken babam söz vermişti. O zamandan beri bunun hayalini kuruyorum” demesiyle başlayan “Babam kime söz vermişti” tartışmalarında tarafların birbirlerini ikna çalışmalarını izliyoruz.
Kardeşler aynı masadayken, Matsson, Shiv’in eşi ve ATN’in başındaki Tom Wambsgans’la bir yemek yerken kırılma anı gerçekleşiyor aslında. Aşağıdaki Tweet, Tom Wambsgans’in finaldeki kritik rolüne dair bir öngörü içeriyordu ve haklı çıktı.
This theory about Tom in Succession is wild. 👀 pic.twitter.com/xoOXJV90iF
— Christina Garnett (@ThatChristinaG) May 25, 2023
Bu yemekte Matsson, dergilerde kendisini Shiv’in kuklası olarak gösteren portre yazılarına da bozularak mantalitesinin fikir veren bir CEO değil paravan bir kişi olması gerektiğinin altını çiziyor. Ve Tom’a soruyor: Shiv’i kazıklamak için, hamile kadını işe almak yerine onu hamile bırakan kişiyi işe alsam daha iyi olmaz mı? Tom, “Bunu yapabilirim” diyerek görevi seve seve kabul edeceğini söylüyor. Burada tanık olacağınız konuşmaların işin içinde Matsson olunca daha da garip hale geliyor.
Teknoloji şirketi olan ve dünyayı bu uzmanlıklarıyla şekillendirecek olan GoJo’nun patronu Matsson ve yardımcısı Oskar aralarında İsveççe konuşurken, yine kuzen Greg devreye giriyor ve simultane çeviri uygulamasıyla ikilinin konuşmasına kulak kabartıyor. Ve bir önceki sahnede öğrendiğimiz şeyi o da öğreniyor: Matsson, CEO olarak Shiv’i düşünmüyor.
Bu ‘muhteşem’ bilgiyi, muhteşem bir imtiyaz karşılığında satmayı isteyen kuzen Greg yine görevini yapıyor ve bu haberi Kendall’a pazarlıyor. Kendall da bunu hemen Shiv’e söyleyip, “Senin yerine başka bir CEO bakıyorlar” diyerek ilk taşı atıyor ve kardeşini de aynı safa çekmeyi başarıyor.
Kardeşlerin hesaplaşmaları, orta yol bulmaları, evin mutfağında ‘Krallara layık bir yemek’ hazırlamaları ve bu sekanstaki halleri, Succession’ın neden bu kadar muhteşem bir dizi olduğunu her karede bize gösteriyor.
Yönetim kurulu toplantısının olacağı günün sabahında, her zaman diğer üç kardeşin vahşi iş hayatı ajandasında yeri olmayan aile buluşmalarından birini daha dayatan Connor’un teklifiyle baba evinde toplaşıyorlar. Bu buluşmanın amacı, evi satın alan Connor ve eşi Willa’nın evdeki eski eşyaları, insanlara dağıtmak istemeleri. Çünkü Willa yine büyük bir fiyaskoyla sonuçlanacak bir temsil hazırlıyor ve oyunun provalarını bu evde yapmak da planları arasında. Kaşıktan madalyaya, sanat eserinden fotoğrafa kadar bir dünya nesne var seçilecek. Sürprizi yemek odasında, Logan ölmeden önceki bir akşam yemeğinde masadaki neşeli hallerini gösteren videoyla yaşıyoruz. Burada Roy ailesinin fertleri gibi, izleyiciler olarak biz de Logan Roy’u ve muhteşem aksanını tekrar görüp ona veda ediyoruz. Kardeşler hisleniyorlar ve onların artık kenetlendiğine ikna oluyoruz.
Bir sahne sonraysa, Tom-Shiv karşılaşmasını görüp diğer kırılma anını yaşıyoruz: Tom diyor ki, “Beni CEO yaptıracaklar.” Shiv’in duygusal olarak yaşadığı dalgalanma yönetim kurulu toplantısına da damga vuruyor.
Oylama başlıyor, şirketin GoJo’ya satılmasına yönelik kararın oylaması 6-6 beraberlikle ilerlerken son söz Shiv’e kalıyor. O düşünmek için odadan çıkıyor ve sonrasındaki 5 dakikalık sahne, muhteşem hayatları olan, şirket satılınca milyarlarca dolarları olacak insanların, neden Logan Roy’a layık evlat olamadıklarını, hadi biraz daha net konuşayım, neden Logan Roy’un ‘getir götürünü bile yapamayacaklarını’ gösteriyor.
https://www.youtube.com/watch?v=JNC1CpJQxzg
Burada anlıyoruz ki babalarının kimin CEO olacağına dair kararsızlığı haklıymış. Bunu da Roman, “Biz hiçbir şeyiz” diyerek anlatıyor. Shiv’i “Bildiğim tek şey bu” şeklinde yalvararak fikrinden döndürmeye çalışan Kendall, kaba kuvvetle dahi olsa topu çizgiden çıkaramıyor.
Waystar Royco, GoJo’ya satılıyor. Roman, imza törenine katılıyor. ‘Elon Musk’vari teknoloji devi Matsson, yine sinirimizi zıplatır halde kutlama yapıyor. Yeni CEO Tom, kuzen Greg’i himayesine aldığını sembolik bir hareketle, Logan Roy’un evinde eşya seçmek için kullanılan çıkartmalardan birini Greg’in alnına yapıştırarak gösteriyor.
Shiv, yeni CEO olan Tom’u, sözleştikleri üzere Tom’un aracında bekliyor ve aynı arabada uzaklaşıyorlar. Shiv’in Tom’un elde ettiği güce yaklaşmak için oyunu değiştirip değiştirmediği fikri aklımızdan çıkmıyor.
Peki Kendall? En kırılgan, en çok kazıklanan karakter olarak veda ediyoruz ona. Kardeşinin CEO olamayacağını öğrendiği an ona haber veren de kartları açık oynayan da hep oydu. Fakat kazıklanan da o oldu. Yine de bir teselli ikramiyesi olur mu bilmem ama babadan kalan tek miras ona düştü: Son sahnede Kendall’ın birkaç adım arkasında Logan Roy’un şahsi koruması Colin’i ona eşlik ederken gördük.
Ne kadar kötü olay yaşarlarsa yaşasınlar, karakterleri nedeniyle asla üzülmememiz gereken bu üç kardeş arasında Kendall’ın son sahnedeki hali ve yediği kazık sanıyorum hepimizin midesine oturdu.
Birbirini sabote eden kardeşler, bir babanın tırnaklarıyla inşa ettiği imparatorluğu, el birliğiyle kaybettiler.
Son sahnede karar bize bırakıldı ama Kendall, Orhan Veli şiirindeki gibiydi: “Bakakalırım giden geminin ardından / Atamam kendimi denize, dünya güzel / Serde erkeklik var, ağlayamam…”
24 Aralık 2023 - 10Haber’de geçen hafta: Orduda garip gelişmeler
17 Aralık 2023 - 10Haber’de geçen hafta: Hakem yumruklama bile bu gündemde tutunamıyor
10 Aralık 2023 - 10Haber’de geçen hafta: Türkiye gündemine deprem arası
3 Aralık 2023 - 10Haber’de geçen hafta: Seçilbank ve ekonomimizin durumu
26 Kasım 2023 - 10Haber’de geçen hafta: Futbolcuların bu kadar paraya ihtiyacı mı varmış?