Türkiye’ye dost, yaratıcı ve akıllı bir devlet: Katar

14 Nisan 2024

Dünyada başka örneği olmayan bir kent devleti Katar. Doğal kaynakları, finans gücü ve akıllı liderliği sayesinde bugün nüfus ve toprak büyüklüğünün ötesinde önemli bir siyasi ve ekonomik güce sahip dünyada.

1971’de bağımsızlığını kazanana kadar çorak arazi dışında hiçbir şeye sahip olmayan Katar bugün dünyanın en müreffeh dördüncü ülkesi. 270 milyar dolar GSMH’sı ve 70 bin dolar civarında kişi başına düşen geliri var.

Tarihte çeşitli aşiretlerin boyunduruğu altında yönetilen, Osmanlı’nın da vilayeti olmuş Katar’ın günümüz yönetimine geçmesi 19. yüzyılda bugünkü emirin büyük dedesi Muhammed al Sani ile başladı. 2013’den bu yana iktidarda olan Tamim bin Hamad Al Sani bu başarının aslan payını hak ediyor.

Birçok fırsat çıkmasına rağmen dünya enerjisinin, finansmanının ve medyasının önemli merkezlerinden biri olan Katar’ı bir türlü ziyaret edememiştim her nedense.

Üstelik başta daha geçen hafta The London Energy Club eşbaşkanı seçtiğimiz Mohamed Al Sani olmak üzere Katarlı dostlarımdan sürekli davet gelmesine rağmen.

Bu defa İtalyanlar ile Katar arasında bir ortak yatırıma ön ayak olduğum, ortaklardan biri olarak şirket kuruluşuna ıslak imzam gerektiği için gitmem gerekti Doha’ya, doğrusu hiç ayak sürümedim.

Enerji zengini

Doğal gaz ve petrol yataklarının ortaya çıkması ve Batılı firmalarca işletilmesi ile ülkenin kaderi temelden değişti. Bu minik ülkenin doğal gaz rezervleri Rusya ve İran’dan sonra dünya üçüncüsü konumunda. Ardından ABD geliyor.

El Cezire üzerinden dünya medyasını dönüştürme, siyasi mesajlarını daha etkili geçme imkanına da kavuştu.

Kadınlar azınlıkta

Nüfusu ve bileşimi ilk anda kafa karıştırıyor. Zira ülkede 2.7 milyon civarında insan yaşıyor ama bunun ezici çoğunluğu oraya çalışmaya gelen yabancılar. 1,8 milyona yakını hizmet sektöründeki başta Hindistan, Pakistan, Bangladeş, Mısır ve Filipinlerden gelen mavi yakalı göçmenler. On binlerce Batılı şirket yöneticisi ve danışman da var.

Yabancı işçiler nüfusun yaklaşık yüzde 88’ini oluşturuyor. Yani etnik Katarlılar azınlıkta kendi ülkelerinde.

Erkek nüfus toplamın yüzde 82’sı, kadınlar sadece yüzde 18. Bunun nedeni sanırım çalışmaya gelenlerin çoğu erkek olması ve onlar da ailelerini getirmiyor.

“Katar’dayım” diyebilmek için…

Tüm hayat başkent Doha etrafında dönüyor. Paranın gücünün göstergesi olan ihtişamlı binalarıyla göz alıcı bir şehir, ancak eski çarşı dışında turistik olarak çok da albenisi yok.

Dubai’yle yarış içinde olduğu aşikar. Kuş uçmaz kervan geçmez bir yere konumlanmış şehir turizmden çok ticarete hizmet veriyor. Dünyanın sayılı şirketlerinin ofislerine ev sahipliği yapıyor.

Şehirdeki en turistik yer şüphesiz Corniche. Körfez boyunca uzanan bu sahil şeridi yüksek gösterişli binaların ve balıkçı teknelerinin aynı karede yer almasıyla geleneksel Arap kültürüyle modernizmi harmanlıyor.

Corniche’in bir ucundaki Museum of Islamic Art İslam kültür ve tarihine ait eserlerin sergilendiği bir müze. Çeşitli İslam ülkelerinden toplanmış el yazması, dokuma, seramik, yağlı boya gibi sanat eserleri görülmeye değer.

Doha’nın olabilecek en turistik, size “Katar’dayım” hissini yaşatacak yeri kesinlikle Souq Waqif. Beni en çok orası etkiledi. Arap mimarisine uygun düzenlenmiş sokaklarda Arap kültürüne ait eşyaların satıldığı dükkanlar, kafe ve restaurantlar sizi karşılıyor. Kapalı Çarşının minyatürü.

Falcon Souq da muhtemelen daha önce şahit olmadığınız şahin ticareti yapılan bir pazar yeri. Vaktiniz varsa Güvercin Kuleleri, Minaresi camiden ayrı Katara Camii, Katara Opera House gezmeye değer.

Hayatımda gördüğüm en özgün cami mimarisi: Education City Mosque. Çok ünlü mimarlar tarafından yapılmış müzeler, sanat galerileri göz karıştırıyor. Katar’ın en zengin ülke olmakla kalmayıp yenilikçi alanlara, sanata, eğitime büyük yatırım yaptığını da görüyorsunuz.

Sıcaklık ve mutfak çeşnisi

Yazları Katar’ın yanından bile geçmemek lazım. Sıcaklık 50 derecelere kadar çıkabiliyor yazın. Mümkünse kasım – mart aralığında bir döneme denk getirin ziyaretinizi.

Dünya mutfağının her lezzeti elinizin altında bu kent devletinde. Bana sorarsanız beş tavsiyem var: Le Petit Chef (+974 4484 8588), Hakkasan Doha (+974 4446 0170), La Spiga by Paper Moon (+974 4453 5135), Al Nafourah Garden (+974 4141 1244) ve Ipanema (+974 4419 5510)

Türkiye’nin güçlü damgası

Türkiye Katarlılar arasında çok seviliyor.

Son çeyrek yüzyılda Katar’ı Körfez bölgesinde izolasyondan, ablukadan koruyan yegane güç oldu Türkiye. Özellikle Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne karşı Ankara’nın Doha lehine dengeleyici bir rol oynaması çok önemli görülüyor Katar’da.

Askeri işbirliği sayesinde bugün Katar Kraliyet ailesinin güvenliği de Türk askerlerine emanet. 2019’da açılan Katar-Türk Birleşik Müşterek Kuvvet Komutanlığı Karargahına “Halid Bin Velid Kışlası” adı verildi.

Katar’daki Türk firmalarının sayısı 700’den fazla. En hızlı büyüyenlerin başında Karafırın geliyor. Katarlıların damak tadına uygun üç mağaza açtığını, müthiş cirolara eriştiğini anlattı Orhan Karal kahvelerimizi yudumlarken. Sırada diğer Körfez ülkeleri varmış.

Türkiye’deki Katarlı firma sayısı 200 civarında halen, 33,2 milyar dolara ulaşan doğrudan yatırımları var. Bizim ise altyapıda üstlendiğimiz projelerin değeri 22 milyar dolar civarında. 140 binin üstünde Katarlı turist geliyor her yıl.

Katar’da başarılı gençlerimizin başında Duygu Sever Mehmetoğlu geliyor. Nükleer enerji, yeşil dönüşüm ve iklim değişikliği alanında Katar’ın önde gelen bir otoritesi haline geldiğini yerinde gözlemek bize gurur verdi.

Öyle görünüyor ki önümüzdeki dönemde artık Katar’ı yol yapacağız, sık sık ziyaret edeceğim hem iş hem de keyif için.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.